KONULAR

Mescid-i Aksa İçin Dua Vakti

 

Dünyanın birçok coğrafyasında insanlar sırf Müslüman olduklarından dolayı öldürülüyor, evlerinden, yurtlarından kovuluyor, din değiştirmeye zorlanıyor. Gün geçmiyor ki bir Müslüman coğrafyasından kan ve gözyaşı  haberi duymayalım. Yüreklerimiz kan ağlıyor. Yere düşen her damla kan, mazlumun gözünden dökülen her damla gözyaşı, zihin ve gönül dünyamızı param parça ediyor.

İşte yine bir acı haberle Müslüman coğrafyası hüzne boğuldu. Terör devleti İsrail ibadet eden Müslüman kardeşlerimize ahlaksızca saldırdı.

İslâm coğrafyasının tam kalbine saplanmış paslı bir bıçak olan İsrail’in İslam’ın ilk kıblesi ve Müslümanların en değer verdiği üç mescitten birisi olan Mescid’i Aksa’yı zulmü altında inletmekte, İslam dünyasının sessizliği ve dünyanın kayıtsızlığından cesaret alan İsrail zulmü ve işgali giderek artarak devam etmektedir.

Terörist İsrail, sadece Filistinlilerin değil, sadece Arapların değil, sadece Müslümanların değil, tüm insanlığın düşmanıdır. Çünkü Siyonist demek dünyadaki tüm insanlardan üstün yaratıldığına inanan, dünyadaki tüm insanların kendilerine hizmet için var olduğunu düşünen akıl hastası demektir.

Kudüs’te bir suçlu aranıyorsa bu sadece İsrail değildir…

“Kudüs bir sınav kağıdı, İslam dünyası bu sınavdan sürekli olarak kalıyor” [1]

Artık Siyonizm sevici Müslüman dünya liderlerimi dersiniz, yaşanan her olumsuzluğa susan Müslümanlar mı dersiniz?

Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:

“Allah katında dünyanın yok olması, bir Müslümanın öldürülmesinden daha hafiftir.”[2]

Bu olaylar yaşanırken bizler neler yapıyoruz. Biz bu davanın neresindeyiz. Yumuşak yataklarımızda iftarda ne yiyeceğimizi düşünmek mi en büyük tefekkürümüz?

Cennet Mekan Abdullah Baba (ks) Hz.leri;

 “ İnananlar davalarına karşı duyarsız, tepki vermekten bile acizler” buyurmaktadır.

Ne kadar acı… Ne kadar üzücü…

Müslüman Şuursuz, yolundan bir haber…

Davamıza ne kadar sahip çıkıyoruz? Geçici dünyanın heveslerine ayırdığımız zamanı davamıza,  yolumuza ayıra biliyor muyuz?

Neyi bekliyoruz!

Çünkü yapacak işlerimiz, bitmeyen uzun emellerimiz var…  Şunu yapacağız bunu yapacağız…

Söylemlerimizle taş üstünde taş bırakmıyoruz belki ama Biz Müslümanlar daha cola içmekten bile vazgeçemedik…

Peygamber Efendimiz (sav) Hz.leri;

“İçinizden biri bir kötülük görürse onu eliyle, buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin; buna da gücü yetmezse kalbiyle (ona karşı kin ve nefret beslesin). Bu ise imanın asgarî gereğidir.”[3] Buyurmaktadır.

Biz belki kötülüğü eliyle değiştirebilecek konumda değiliz, belki diliyle değiştirebilecek konumda değiliz ama imanın en asgari boyutu olan kalbimizle buğz edecek konumdayız. 

Bizlere düşense dünya Müslümanlarının tamamına yönelik bu belanın def’i için elimizden gelen gayreti göstererek, dua etmektir.

Cennet Mekân Üstadımız Hacı Abdullah Baba Hz.leri böyle sıkıntılı durumlarda 100 ihlâsı şerif okumayı tavsiye etmiş ve Ruslara karşı İslam adına savaşan Şeyh Şamil Hz.leri ile Seydişehirli Abdullah Efendi arasında geçen ibretlik hadiseyi bizlere defaten anlatmıştır. [4]

Yahudi zulmü altında mücadele eden Filistinli kardeşlerimize desteğimiz, dua ve yakarışlarımız olacaktır. Bu amaç ile bugüne kadar olduğu gibi bu zor günde de herkesi 100 ihlası şerif okumaya davet ediyoruz.

100 ihlâsı şerife okunacak, bağışlama yapmadan ‘Ya Rabbi okumuş olduğumuz ihlası şeriflerden yaratmış olduğun ihlâs meleklerinle Filistinli Müslüman kardeşlerimize yardım eyle, muzaffer eyle  ’ diyerek dua edilecek.”

Allah’ın izni inayetiyle;

“O topluluk yakında bozguna uğrayacak ve arkalarını dönüp kaçacaklardır.”[5]

Görülüyor ki bu zulme başkaldıran oradaki bir avuç Müslüman ile birlikte Türkiye'dir.

Hayber’i hatırla Ey Yahudi!

Muhammed'in (sav) Ordusu Geri Gelecek.

Komutanı Mehdi olan bir Ümmet boyun eğmeyecek.

 

Arşt. Yazar Nuri KÖROĞLU

[1] Cahit Zarifoğlu

[2] Tirmizî,Nesâî

[3] Müslim, Îmân, 78

[4] http://www.abdullahbaba.com/konular.asp?konuID=36

[5] Kamer Suresi 45