SORU ARA
RASTGELE SORU ÝNCELE
SON SORULAN SORULAR
SORULAN SORU
Taifeyi cin hakkında bilgi verir misiniz? Cennet Mekân Abdullah Baba (ks) Hz.leri cinler hakkında bilgi vermiÅŸ midir? Bir kiÅŸiye taifeyi cin musallat olduysa bundan nasıl kurtulur?
CEVAP
Nûrânî ve rûhânî varlıklar olan meleklerden baÅŸka, Allâhu Teâlâ’nın yaratmış olduÄŸu gözle görülmeyen, duyularla idrak edilemeyen, insanlar gibi ilâhî emirlere uymakla yükümlü tutulan varlık türüne cin adı verilir. [1]
Ä°slam da akıl sahibi varlıklar üç gruba ayrılmaktadır: Ä°nsanlar, melekler ve cinler. Üç akıl sahibi varlık türü içinde cinlerin kimi özellikleri bakımından insanlara, kimi özellikleri bakımından ise meleklere benzediÄŸi görülür. Cinlerin insanlara benzediÄŸi yönleri “hem akıl hem nefis sahibi olmaları”, “cinsiyetlerinin bulunması”, “insanlar gibi çoÄŸalmaları”, “içlerinden iyi ve kötülerinin bulunması” gibi özelliklerdir. Cinlerin meleklere benzediÄŸi yönler ise “çok hızlı hareket edebilmeleri”, “çeÅŸitli kılıklara girebilmeleri”, “insanlar tarafından gözle görülememeleridir.
Melekler akıl sahibi olmakla birlikte nefis sahibi olmadıklarından imtihanla yükümlü tutulmamışlardır. Ä°nsanlar ve cinler ise hem akıl hem nefis sahibi kılındıklarından kulluk imtihanı ile yükümlü tutulmuÅŸlardır.
“Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.”[2]
Nasıl insanları doÄŸru yolu göstermek için peygamberler geldi ise Cinlere de peygamberler gönderilmiÅŸ bu sebeple de onların muhatap ve sorumlu oldukları Ayeti kerimede açıkça belli edilmiÅŸtir.
“Ey cin ve insan topluluÄŸu! Ä°çinizden size ayetlerimi anlatan ve bu gününüzün gelip çatacağı hakkında sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?”[3]
Peygamberimiz (sav) Hâtemü’l-Enbiyâ (Peygamberlerin sonuncusu) ve en büyüÄŸü olduÄŸu için, bütün beÅŸeriyete gönderildiÄŸi gibi, cinlere de Peygamber olarak gönderilmiÅŸtir. O, ins ve cinn’in peygamberidir. Cinlerden bir tâifenin Peygamberimiz’i (sav) Kur’ân okurken dinleyerek iman ettikleri, dinledikleri Ä°lâhî hükümleri diÄŸer cinlere bildirdikleri ve onları Ä°slâm’a dâvet ettikleri “Cin Suresi” nde, ayrıca Ahkâf suresinde beyan edilmiÅŸtir.[4] Cin Süresinde ÅŸöyle buyurulmuÅŸtur:
“(Ey Muhammed!) De ki:
Cinlerden bir zümrenin Kur’ân okuyuÅŸunu dinlediÄŸi vahyolundu. Onlar (Kur’ân’ı) dinlemiÅŸler de (ÅŸöyle) demiÅŸler: Biz gerçekten hayranlık veren bir Kur’ân dinledik ki, o, Hakk’a ve doÄŸruya götürüyor, biz de ona iman ettik. Rabbimize (artık) hiçbir ÅŸeyi ortak koÅŸmayacağız...”[5]
Åžeytan da cin tâifesindendir. Ayeti Kerimede iblis tarif edilirken “O cinlerdendi ve Rabbinin emrinin dışına çıktı.”[6] Buyrulmaktadır. Bazı âlimler iblisin melek olduÄŸunu iddia etse de Melekler Allah’a isyan eden varlıklar deÄŸildirler. Onlar Allah ne emrederse ona harfiyen uyarlar. Nitekim bu husus Kur’an’da ÅŸu ÅŸekilde haber verilmektedir:
“Onlar (melekler) Allah’ın kendilerine emrettiÄŸi ÅŸeye isyan etmezler, kendilerine ne emredilirse aynen yaparlar.” [7]
Cinler ateşten yaratılmıştır. Ayeti Kerimede;
“Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, ÅŸekillendirilmiÅŸ bir balçıktan yarattık. Cinleri de daha önce dumansız ateÅŸten yaratmıştık.”[8]
Peygamber Efendimiz (sav) Hz.leri;
“Melekler nûrdan, cinler kızıl ateÅŸten, Âdem de size bildirilen ÅŸeyden (topraktan) yaratılmıştır.” [9] buyurmuÅŸlardır.
Nasıl insanların iyisi kötüsü, inananı inanmayanı olduÄŸu gibi cinlerinde Allah’a inanıp, O’na ibadet eden, iyi amel sahibi olanları olduÄŸu gibi insanlara zarar vermek isteyen ve onları iman ve güzel amelden alıkoymaya çalışan kâfir cinler de vardır. Kur’an-ı Kerim’de;
“Ä°ÅŸte böylece biz her peygambere insan ve cin ÅŸeytanlarını düÅŸman kıldık. Bunlar aldatmak için birbirlerine yaldızlı laflar fısıldarlar. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı. O hâlde onları iftiralarıyla baÅŸ baÅŸa bırak.”[10] Buyurmaktadır.
Kur’ân-ı Kerim cinlerin insanlar gibi sorumluluk sahibi olup[11] çok güçlü ve hızlı hareket kabiliyetleriyle birlikte[12] göz, kulak ve kalp (gönül) sahibi[13]olduklarını, bu güç ve kabiliyetlerinden dolayı cinlerden bir ordunun Hz. Süleyman’ın emrine verildiÄŸini,[14] ancak yine de gaybı bilmediklerini,[15] Ä°blis’in cinlerden olduÄŸunu,[16] bildirmektedir.
Peygamber Efendimiz (sav)’in ifadelerine göre cinler; yerler, içerler
Allah Resulü(sav) buyurdular ki: "Tezek ve kemikle taharetlenmeyin! Çünkü bunlar, cin kardeÅŸlerinizin azığıdır." [17]
Peygamber(sav) ÅŸöyle buyurmuÅŸtur:
"Yiyecek içecek kaplarının üzerlerini örtünüz, su kırbalarının ağız iplerini baÄŸlayınız, bütün kapıları arkalarından kapayınız, yatsı vakti sırasında çocuklarınızı dışarıda hareketten men edip eve toplayınız. Çünkü o zaman cinlerin yayılması ve bir ÅŸeyi süratle alıp kapmaları vardır. Uyku sırasında kandilleri söndürünüz. Çünkü fasıkçık; yani fare, bazen yanan fitili çeker de ev halkını yakar." [18]
Cinlerin ev ve mesken edindikleri yerlerin genellikle çöplük gibi pis yerler oldukları, buraları yer edindikleri anlaşılmaktadır.
Peygamber (sav) Efendimiz, yerin oyuk(haÅŸerat) deliklerine iÅŸemeyi yasak etti. Katade'ye dediler ki: "O deliklere bevl etmek, neden hoÅŸ karşılanmaz." Çünkü deniliyor ki: "Oralar cinlerin meskenleridir" dedi.[19]
Resulullah(sav) buyurdu ki:
"Cinin gözleri ile AdemoÄŸullarının avret yerleri arasında perde, AdemoÄŸullarından biri, ayak yoluna girerken onun; 'Bismillah' demesidir."[20]
Resulullah (sav), Muavvizeteyn (Felak ve Nas) sureleri ininceye kadar cin çarpmasına ve göz deÄŸmesine karşı Allah'a sığınırdı. Felak ve Nas sureleri inince; o iki sureyi aldı ve diÄŸerlerini bıraktı.[21]
Peygamber (sav) Efendimiz; "Hiçbiriniz yoktur ki kendisi için cinlerden bir arkadaÅŸ ve meleklerden bir arkadaÅŸ görevlendirilmiÅŸ olmasın. 'Sana da cin arkadaşı görevlendirilmiÅŸ midir yâ Resûlâllah?' dediler.
'Evet, bana da görevlendirilmiÅŸtir, fakat Allah beni ona galip getirdi, bana iyilikten baÅŸka bir ÅŸey emretmez' dedi."[22]
Cin suresinin 6. âyetinde ÅŸöyle buyrulmaktadır:
“DoÄŸrusu insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazılarına sığınırlardı da, cinler onların taÅŸkınlıklarını artırırlardı.”
Bu ayette açıklandığı üzere cinlerin insanlara zarar vermesi Yüce Allah’ın açık ikazına raÄŸmen insanların cinlere sığınıp onlarla iletiÅŸim kurma ve medet umma hevesleri yüzündendir.
Bunun için Felak ve Nâs sûrelerinde bu duruma iÅŸaret edilerek insanların, cinlerin ve her türlü yaratığın ÅŸerrinden ve vesvesesinden her ÅŸeyin Rabbi olan Yüce Allah’a sığınmaları teÅŸvik edilmiÅŸtir.
Cinlerin erkek ve diÅŸi olanları vardır. Evlenirler, çoÄŸalırlar, yerler, içerler. Ä°htiyarı, genci vardır. Bizler gibi bir hayat yaÅŸamaktadırlar. Ancak ne var ki ömürleri insanlarınkinden çok daha fazla uzundur. Bu konuda cinlerin 1000 ila 1500 seneye kadar yaÅŸayabilecekleri söylenmektedir.[23] Buna baÄŸlı olarak, cinler yoluyla alındığı iddia edilen haberlerin gaybi bilgiler deÄŸil, yaÅŸa ve tecrübeye dayanan bilgiler olduÄŸu ortadadır.
Kur’an-ı Kerim ve hadis-i ÅŸeriflerde cinlerin yalancı oldukları ve Allah’a karşı yalan uydurdukları bildirilmektedir.[24] Ancak bunun yine iman ve takva ile alakası olmalıdır. Çünkü müminin yalan söylemesi yasak olduÄŸu gibi, cinlerin müminlerinin de aynı durumda olmaları söz konusudur. Bu itibarla yalancılar, ya kâfir, ya da münafık cinler olmalı ya da imanda kemale ermemiÅŸ cinlere mahsus olmalıdır.
Cennet Mekan Abdullah Baba (ks) Hz.leri;
Cin taifesi vardır. Yerlerde, göklerde hatta merih yıldızında bile vardır. Ä°nsanoÄŸlundan on misli daha fazladırlar. Bu kadar fazla olunca her yerlerde bulunabilirler. Onlarda da bizler gibi inanan inanmayanı, iyilik ve kötülük yapanı, içki içeni, kumar oynayanları vardır. Kötüleri de var, iyileri de var. Bunların insana zarar vermeleri (çarpmaları) kan damarlarına girme ile olur. Yakma, yıkma, elbise kesme gibi zahiri olayları yoktur çünkü onlar ruhtur. Pencereden çıkarlar, duvardan geçerler, her yerde hazır olurlar eÄŸer bir kardeÅŸimizle birlikte suyu içseler onların midesinden dışarıya çıkmaları mümkün deÄŸil, camdan çıkmaları da mümkün deÄŸildir. Bunun için Peygamber Efendimiz (sav) Hz.leri; yemek yerken, su içerken, her iÅŸe baÅŸlarken besmele çekin ki tayfayı cin ve ÅŸeytan o rızkınızdan yemesin diyor. Her meyvenin her nimetin bir nuru var. Besmele çektiÄŸimiz zaman meyveyi ve sebzeyi nuruyla beraber yeriz. Besmele çekilmediÄŸi zaman ÅŸeytan ve tayfayı cin nimetlerin nurunu yer. Misal vermek gerekirse;
Uyuyorsun, yatakta rüya görüyorsun. Rüyanda gidiyorsun elma yiyorsun, armut yiyorsun deÄŸiÅŸik nimetler yiyorsunuz ama gerçekte bu nimetler vücuduna geçmiyor. Rüyada hissettiÄŸin o tat meyvenin nurudur, nurunu yiyorsunuz. Ä°ÅŸte bu ÅŸekilde ÅŸeytan ve tayfayı cin de gözle görülmeyen varlıklar oldukları için onların nurunu yer. EÄŸer onlar zahiren bizim etimizi, buÄŸdayımız vs. yeseydi bizden on misli fazla olduklarından dolayı evimizde ne bulgurumuz kalırdı, ne pilicimiz, hiçbir ÅŸeyimiz kalmazdı. Cinlerin kâfir olanları eÄŸer yaksalardı, yıksalardı bizi imha eder taÅŸ üstünde taÅŸ kalmazdı. Bu mümkün deÄŸil.
Rasulullah (sav) Hz.leri; “hamama gireceÄŸiniz zaman Allah’ı zikredin ki size musallat olmasın, tayfayı cin hamamlarda ve pazar yerlerinde çok bulunur.” Buyuruyor. Sahabeler pazar yerlerinde ÅŸeytanın ve tayfayı cinin ÅŸerrinden muhafaza olunmak için “suphanallah velhamdülillah vela ilahe illallah vallahu ekber vela havle vela kuvvete illa billahil aliyyill aziym” diyerek tekbirlerle gezerlerdi.
Tayfayı cinin sebzeleri, meyveleri yemesi, bir insana fiili zarar vermesi mümkün deÄŸildir. Tayfayı cin ne yapar. Vesvese verir, fısıldar, tarif eder. Kes der, zarar ver der. Ä°nsan kendisine yada baÅŸkasına zarar verir sonra cin yaptı der.
Birisi geldi “Efendim bana cin musallat oldu entarimi kesti, ÅŸuramı ÅŸöyle yaptı, buramı böyle yaptı” dedi. Sen baÅŸkalarını kandırabilirsin ama beni inandıramazsın. Sana tayfayı cin musallat oldu, senin ÅŸuuruna girdi ama bunları cin yapmadı, kendin yırtın. Ezayı cefayı kendi kendine çektirdin. Dedim. YaÅŸadığı her ÅŸeyi kendisi yapıyor. Aklı ÅŸuuru başına geldikten sonra da tayfayı cin yaptı diyor.
Açık alanlarda zorunluluktan dolayı bevletmeye mecbur kalırsak “destur deyip, besmele çekilmesi” gerekir. Tayfayı cin buralarda musallat olabiliyor. Bunun tedavisi hem ruhen tedavi ayetlerini okumakla hem de tıbben olur.
Bazıları geliyor. Sinir sistemleri bozuk oluyor. Yemiyor, içmiyor. Midemiz Allah der. Vücudumuzun her zerresi Allahu Teala Hazretlerini zikreder. Zararlı ve faydalı mikroplar dahi bize faydalı olmaya gayret ediyor. Tayfayı cin musallat olduÄŸu zaman ne yapıyor. KiÅŸiye vesvese veriyor, evham veriyor. Sabah yemiyor, öÄŸle yemiyor. YemediÄŸi için midesi kendi kendini yemeye baÅŸlıyor. Sinir sistemlerini geriliyor aniden kocasına kızıyor, çocuklarına kızıyor. SakinleÅŸtiÄŸi zaman muhakkak yemek yemesi lazım yemek yemediÄŸinden ileri geliyor. Aç durduÄŸundan ileri geliyor. Vesvese evhamlanıyor.
Birde Korkma anlarında cin musallat olabiliyor. Televizyonlarda korku filmlerine, acayip garaip yaratıkların olduÄŸu yayınlara, öldürücü anarÅŸik olaylara, acayip ÅŸekilde bulanan garip kılıklı insanlara efendim uzaydan geliyorlarmış bakıyorlar, tayfayı cin de bunlara ne yapıyor? musallat oluyor sonrada korkudan uyuyamıyorlar. Asabi bozukluÄŸu oluyor. Doktora baÅŸvurunca da iÄŸne vuruyor sakinleÅŸtiriyorlar.
Cinlerle insanların irtibata geçmesi olayları özellikle Hristiyanlarda daha çok görülmekte. Hristiyanlarda papazlar az yerler az uyurlar ÅŸeytan ve tayfayı cinle irtibat geçerler. Sonrada istidraç göstererek insanları etkilerler. Papazın kerameti varmış gibi baÄŸlanırlar. Bizde Tayfayı cinle uÄŸraÅŸmak men edilmiÅŸtir. Cenabı Zülcelal Hz.leri men ediyor, Rasulullah (sav) Efendimiz men ediyor.
Devamlı Abdestli olmaya dikkat edelim. Abdest aldığımız zaman tayfayı cin de ÅŸeytan da kaçar. Euzu besmele çektiÄŸin zaman kaçarlar. Namaz kılınan eve gelmeleri mümkün deÄŸil. Ezan okunan eve gelmeleri mümkün deÄŸil. Ä°badet yapılan eve gelmeleri mümkün deÄŸil kaçarlar onun için Kur’ana Kerim çok okuyup Allahu Teâlâ’yı çokça zikredelim inÅŸallah. BuyurmuÅŸlardır.
[1] TDV Ä°slam Ansik.
[2] Zâriyât Sûresi 56
[3] En’âm Suresi 130
[4] Ahkaf Suresi 29
[5] Cin Suresi 1-19
[6] Kehf suresi 50
[7] Tahrim Suresi 6
[8] Hicr Suresi 26,27
[9] Müslim, Zühd 60. Ayrıca bk. Ahmed Ä°bni Hanbel, Müsned, VI, 153, 168
[10] En’âm Suresi 112
[11] Rahmân Suresi 31
[12] Neml Suresi 39
[13] A’râf Suresi 179
[14] Neml Suresi 17
[15] Sebe Suresi 14
[16] Kehf Suresi 50
[17] Rudani, C. 1, H.no: 503, s. 182.
[18] Buhari, C.7, H.no: 59- Kitabu Bedi'l Halk 120, s.3095.
[19] Rudani, C. 1, H.no: 444, s. 167
[20] Tirmizi, C.1, H.no: 603, s. 408.
[21] Tirmizi, C.3, H.no: 2315, s. 444.
[22] Müslim, Münâfikîn: 69; Ä°bn Hanbel, Müsned: 1/257, 385, 401, 460
[23] İmam Şibli, Cinlerin Esrarı, s. 32.
[24] A’raf, 7/27; Cin, 72/5; Tirmizi, S. Kur'ân 3, (2883)
Okunma Sayýsý : 2923 Soru Tarihi: 1/24/2021