Son yüzyılda ülkemizde ve OrtadoÄŸu’da yaÅŸanan olumsuzlukların, Osmanlı'nın yıkılmasından, OrtadoÄŸu’da yeni devletler kurulmasına, kurulan bu devletlerin teker teker içlerinin boÅŸaltılmasına, ülkemizde ve çevremizde yaÅŸanan terör olaylarına kadar yaÅŸananların sebebi Arz-ı Mev’ud …

Nedir bu arz-ı mev’ud…

Arz-ı Mev’ud; VadedilmiÅŸ yer. Hz. Ä°brahim ve onun soyundan gelenlere verileceÄŸi vadeliden arazi anlamda kullanılan bir terimdir.

Arz-ı mev‘ûd tabiri Kur’ân-ı Kerîm’de geçmemekte, ancak Hz. Ä°brâhim ve Hz. Lût’un “bereketli kılınmış” bir diyara ulaÅŸtırıldıkları anlatılmaktadır.

 “Onu da, Lût'u da, âlemler için bereketli ve kutsal kıldığımız yere ulaÅŸtırıp kurtardık.” [1]

Ä°brahim (as) ile Nemrud arasındaki hadise Irak topraklarında, Babil sınırında Kusa Dağı'nda vuku bulmuÅŸtur. Allah onu bu vadiden kurtararak bereketli kıldığı yere Åžam’a getirdi.

Hz. Ä°brahim Åžam’a gitmek üzere ayrıldığı vakit ona; Nereye gidiyorsun? denildi. Ä°brahim (as) “ Torbanın bir dirheme dolduÄŸu memlekete gidiyorum” diye cevap verdi. [2]

Tevrat takriben bundan üç bin yıl önce indirilmiÅŸtir. Takriben iki bin beÅŸ yüz yıl önce Babilliler ve iki bin yıl kadar önce de Romalılar tarafından Kudüs iÅŸgal edilmiÅŸ, yakılmış yıkılmış ve kutsal kitap Tevrat yok edilmiÅŸtir. Artık dünyanın dört bir yanına dağılan Yahudilerin Tevrat’ı uzun bir zaman yeniden aslı gibi yazmaları imkânsız hale gelmiÅŸtir. Ve bozulmuÅŸtur.

Ä°ÅŸte aslından uzaklaÅŸan Tevrat’ta ‘Yasanın tekrarı’ veya diÄŸer bir adıyla ‘Tesniye’ bölümünde ÅŸunlar yazılıdır:

“Rab, bu ulusların tümünü önünüzden kovacak. Sizden daha büyük, daha güçlü ulusların topraklarını mülk edineceksiniz. Ayak basacağınız her yer sizin olacak. Sınırlarınız çölden Lübnan'a, Fırat Irmağı'ndan Akdeniz'e kadar uzanacak. Hiç kimse size karşı koyamayacak. Tanrınız Rab, size verdiÄŸi söz uyarınca, ayak basacağınız her yere dehÅŸetinizi, korkunuzu saçacaktır.” [3]

Yahudiler Süleyman (as) zamanında en geniÅŸ topraklarına ulaÅŸmış iÅŸte tekrar o topraklara ulaÅŸma hayallerinin adıdır arz-ı mev’ud…

Yahudiler kendilerini seçilmiÅŸ bir topluluk olarak görürler. Kendilerinden baÅŸka herkesi kötü insanlar olduÄŸunu düÅŸünürler. BozulmuÅŸ Tevrat’ı incelediÄŸimizde;

Yahudi olmayan herkes hayvandır. Canı malı namusu Yahudi’ye helaldir. Sizi ve ailenizi öldürebilir, mallarınızı alabilir karınıza kızınıza tecavüz edebilirler. Bunlar helal olduÄŸu için dini bir sakınca görmezler. Bugün sadece Filistinlilere zulmediyorlar gibi görünseler de amaçlarına ulaÅŸmak için ellerinde imkan olduÄŸu müddetçe diÄŸer tüm insanlara aynını yapmaktan çekinmeyeceklerdir.

Ä°ÅŸte bu VadedilmiÅŸ topraklara ulaÅŸmak için planlarını büyük bir titizlikle uygulamaya koyan Siyonizm maÅŸaları, satılmış uÅŸakları vasıtasıyla OrtadoÄŸu’da hakimiyet kurmak istiyorlar. Afganistan’la Fas arasında kalan bölge VadedilmiÅŸ topraklar olduÄŸu için buralara askeri üsler kuruyorlar. Yazımızın başında belirtiÄŸimiz gibi son yüz yılda yaÅŸadığımız olayların ve Suriye’de cereyan eden hadiselerin temelinde Siyonistlerin Arz-ı Mev’ud emelleri yatmaktadır.

Arz-ı Mev’ud içerisinde kalan topraklar savaÅŸlarla, terörle boÅŸaltılmış,kalan yerlere kukla hükümetler yerleÅŸtirilmiÅŸtir. İşıd,DaeÅŸ,Pyd gibi terör örgütlerinin isimleri ve amaçları farklı gibi görünseler de tek bir amaçları vardır o da Suriye’nin içini boÅŸaltarak iÅŸgale hazır hale getirmektir. Bu hedeflerine de milyonlarca insanı yurtlarından sürerek ulaÅŸmış gibi gözükmektedirler.

Burada oyunu bozan bir tek unsur var o da Türkiye'dir. Bu sebepten ötürü ülkemiz üzerine hesaplar yapılıp, oyunlar oynanmaktadır.

Rabbim fırsat vermesin. Bizlere de ÅŸuurlu Müslümanlardan olmayı nasip eylesin.