SORULAN SORU

Günlük dersimi bir çekip bir çekemiyorum. Dersimizi terk etmenin hükmü nedir? Dersimizi çekmediÄŸimiz zaman aldığımız dersi yenilemek gerekir mi?

CEVAP

Cennet Mekân Abdullah Baba Hz.lerine bu soru sorulmuÅŸtu. Dersimi bazen çekemiyorum.  ÇekemediÄŸim zaman ne yapmam lazım? Kaza etmem gerekiyor mu? Diye;

Efendi Baba Hz.leri;

“ Evladım dersin kazazı olmaz. Ancak, kiminiz iÅŸim çok olduÄŸu için yapamıyorum, kiminiz telaşımız çok yapamıyoruz deyip, bin bir türlü bahaneler bularak dersinizi çekmiyorsunuz. Ama hiç biriniz iÅŸim çoktu yemek yemedim, iÅŸim çoktu uyumadım demiyorsunuz. Oysa Allah’ı anmak, bize türlü nimetler veren Rabbimizi yad etmek her iÅŸimizden daha önemli deÄŸil mi, her ÅŸeyden önce Allah’ın zikredilmesi gerekmez mi? Yüce Rabbimiz ayeti kerimesinde  “Muhakkak Allah'ı anmak en büyük iÅŸtir”[1] diyerek kendisini zikretmenin ne kadar önemli olduÄŸunu bizlere göstermiÅŸtir.

Allah’a ne kadar deÄŸer veriyorsunuz? EkmeÄŸinizden, aşınızdan fazla mı deÄŸer veriyorsunuz yoksa ekmeÄŸinize aşınıza Allah’tan daha fazla mı deÄŸer veriyorsunuz? Bunu böyle mukayese etmek gereklidir...” BuyurmuÅŸtur.

Piran efendilerimiz, büyük üstatlarımız kıtlık olsun, darlık olsun, bolluk olsun, hatta ölüm döÅŸeÄŸinde bile günlük derslerini terk etmemiÅŸlerdir.

Ahmed Ä°bn Ata el-Edemî ¸ ağır hasta olan yakın dostu Cüneyd-i BaÄŸdâdî’yi ziyaret eder. Huzuruna varıp selam verir. Cüneyd-i BaÄŸdadi Hz.leri selamının karşılığını biraz geciktirir. Kendine geldikten sonra Ä°bn Ata’ya der ki:

“Beni mazur gör. Ben günlük dersimi çekiyordum,  ondan dolayı cevabını geciktirdim.” Bu konuÅŸmadan bir süre sonra da ruhunu teslim eder.[2]

Allaha vuslat olmak isteyen yakin gelene kadar kulluÄŸa devam eder¸ son nefesine kadar virdine sadık kalır¸ Rabbi ile olan ahdini bozmaz. Ä°badetlerin tadına varan¸ zikrin halâvetini[3] tadan ve Huzur’da bulunmanın ÅŸevkine eren nasıl Hak’tan uzak kalsın ki?

Allah'ın zikrinden yüz çevirmek insanı hayra deÄŸil bilakis tam ters istikamete götürür. Allah-ü Teâla Hazretleri zikretmek, Peygamber Efendimize salat-ü selam getirmek gibi yüce bir nasibe ermiÅŸ olan bir kiÅŸi verdiÄŸi bu ahdine baÄŸlılığında zafiyet gösterir ise nasıl ki derslerini yerine getirdiÄŸinde maddi ve manevi bir huzur meydana geliyor ise derslerini yapmadığı zaman da  bir takım sıkıntılar ile karşılaşır.

“Her kim Rahman olan Allah'ın zikrinden yüz çevirirse biz ona bir ÅŸeytan musallat ederiz. Artık o ÅŸeytan onun yakın dostudur.”[4]

Bunun için nefsimizle mücadele ve mücahade edeceÄŸiz. Bizi zikirden alı koyan her ÅŸeyden uzaklaşıp tam teslimiyetle Allah’ımızı zikretmek için çaba harcayacağız.

Ä°bn Ataullah el Ä°skenderi Hazretleri : 

“Zikreden bir kimse her hangi bir sebeple zikirden gaflete düÅŸerse mutlaka bunun cezasını görür. Kendisi bunun farkında olmasa da bu böyledir deÄŸiÅŸmez” buyurmuÅŸtur.

“Ey iman edenler, ne mallarınız, ne de evlatlarınız sizleri Allah'ı anmaktan alıkoymasın! Her kim öyle yaparsa, iÅŸte onlar, hüsrana düÅŸenlerdir.”[5]

Kim de beni anmaktan yüz çevirirse ÅŸüphesiz onun sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haÅŸredeceÄŸiz.[6]

Dersimizi çekmeyerek Allah’ın zikrinden uzaklaşırsak eÄŸer, sıkıntılı bir hayat bizi beklemektedir ve hakikatte gözümüz kapalı olacaktır.

Necmüddin-i Kübra Hazretleri:

Her hangi bir tarikata veya bir mürÅŸide intisap etmek asıl gaye deÄŸildir. Ä°ntisap etmek vasıtadır. Dolayısıyla asıl gaye bu yolda azimle yürüyüp aslolan gayeye ulaÅŸmaktır.

Ä°stikamet tarikattan çok daha önemlidir. Ayeti Kerimede Cenâb-ı Allah  ÅŸöyle buyurmaktadır:

“Rabbimiz Allah deyip, istikamet üzere olanlar”[7] Demek ki bu iki özelliÄŸi bir arada bulundurmak lazım. Aslında bir derviÅŸ için istikamet ve süreklilik  en önemli unsurdur.” BuyurmuÅŸtur.

Ä°ÅŸte bu mücadele ve mücahade sonucunda Cennet ve Cemal-i Ä°lahi’ ye ulaÅŸacağız inÅŸallah.

Dersimize çekmeyi bırakıp tekrar baÅŸladığımızda dersi yenilemeye gerek yoktur. Nasıl kiÅŸi namaz kılmadığı zaman imanı çıkmıyorsa, kiÅŸi dersini çekmediÄŸi zaman da derviÅŸliÄŸi de düÅŸmez. Ama ÅŸunu talibin unutmaması gerekir, Üstadı ile derviÅŸi arasındaki baÄŸlantıyı, irtibatı saÄŸlayan günlük çektiÄŸimiz derslerdir. EÄŸer biz derslerimizi önem vermeyip, çekmezsek üstadımızla aramızda ki baÄŸ kopmuÅŸ olur.

Ä°mam Åžarani Hz.leri:

Mürit ÅŸeyhinin emrettiÄŸini virtleri usanmadan yerine getirmelidir. Çünkü Allah (cc) bütün ÅŸeyhlerin himmetlerini ve sırlarını müritlerine emrettiÄŸi virtlerinde kılmıştır. Virdini terk eden mürid ÅŸeyhinin ahdini bozmuÅŸtur.

Mürid virdini terk ettiÄŸi gün mürÅŸidinin himmeti ve yardımı ondan kesilmiÅŸtir çünkü bu kavmin (tarikatın) yolu, tasdik ve tahkik yoludur. Ceht ve amel yoludur. Gözü kısma, kalbi eli, dili ve ırzı temiz tutma yoludur kim bunlardan birine muhalefet ederse tarikat onu zorla atacaktır.[8]

Ä°brahim Dusuki Hz.leri bu konuda ÅŸöyle buyurmuÅŸtur;

Bir mürid bir gün virdini bırakırsa o gün Allah Teâlâ ondan yardımını keser.[9]

Mevlânâ Hazretleri buyurur ki;

“Hak yolunda okuduÄŸun virdi, çektiÄŸin tesbîhi terk edince zahmete, sıkıntıya düÅŸersin, sana sebebi bilinmeyen bir iç sıkıntısı gelip çatar.

Bu sebepsiz üzüntü, bu iç sıkıntısı bir çeÅŸit ihtardır. Bir çeÅŸit terbiyedir. «Devam edegeldiÄŸin virdini bırakma, eski ahdini bozma!» demektir.

Bu iç sıkıntısı, bu darlık, bir zincir ÅŸeklini almadan; gönlünü baÄŸlayan, sıkan ÅŸey sana ayak bağı olmadan önce virdine devam et…”[10]

Rabbim bizleri kendini zikretmekten alı koyacak hareketler yaptırmasın inÅŸallah. Her daim istikamet üzere olmayı, Efendi Hz.lerinin himmetiyle tasavvuf yolunda ilerlemeyi nasip etsin, Allah Resulünün sevgisini kalbimizden eksik etmesin inÅŸallah…

Ahmed-er Rufâî Hazretleri Allah’ı zikretmenin öneminden bahsederken:

“Åžunu bilmek icâb eder ki; kulun Allah’ı hatırlayıp anması, Allah’ın kulunu hatırlaması yanında  yaÄŸmur altında  eriyen toz kadar  çok düÅŸük kalır.”[11]buyurmuÅŸtur.

Öyle ise “Beni anın ki bende sizi anayım. Bana ÅŸükredin nankörlerden olmayın!” [12]ayetini kendimize düstur edinmeli ve virdlerimizi çekme konusunda hassasiyet göstermeliyiz. Bilmeliyiz ki Rabbimizin bizi anmaya ihtiyacı yoktur oysa biz onu anmadıkça selamet bulamayız.



[1] Ankebut Suresi 45

[2] KuÅŸeyri¸ er-Risale¸ 412.

[3] Tatlılık, sevimlilik, ÅŸirinlik

[4] Zuhruf Suresi 36

[5] Münafikun Suresi 9

[6] Ta-Ha Süresi 124

[7] Fussılet sûresi 30: “Åžüphesiz Rabbimiz Allah’tır deyip, sonra istikamet üzere yürüyenlerin üzerine melekler iner, onlara korkmayın mahzun olmayın size bahÅŸedilen cennetle sevinin derler”

[8] Envarul Kudsiyye 125

[9] Tabakatul Kübra c.1.616

[10] Mesnevi 340. beyit

[11]Onların Alemi sayfa 216

[12] Bakara Süresi 152

 

 




Okunma Sayýsý : 15607

Soru Tarihi: 11/28/2015

Yorumlar
Bu soruya ait yorum bulunmamaktadýr.
Bir Yorum Yazýn
Adý Soyadý *
E-Posta *
Yorum *